DOLUNAY VE ŞUBAT AYI

Damaru, Shiva’s Drum – “When Shiva beats his Damaru, evil shakes and wise awakes”
Source: https://www.quora.com/Why-is-there-a-Damaru-attached-to-Lord-Shivas-trishul

Yarın 21.30 civarı Ay Yengeç burcunda ve Aslesha takımyıldızında iken tamamlanacak bir dolunay vaktindeyiz. Ona gelmeden önce, bugün (Cumartesi) Satürn günü; yani disiplinin, özverinin, kararlılığın, yavaş ama sağlam adımlarla ilerlemenin, kendini kontrol edebilme becerisinin sembolü olan Shani’nin günü. Bugünün özel olarak niteliğini ise Ay’ın içinden geçtiği ve nakşatraların (takımyıldızlar – sembolik olarak yüzeysel değil derinlikli enerjinin niteliğini okumamıza yardımcı olurlar) kraliçesi olarak kabul edilen Pushyami takımyıldızı veriyor. Ay’ı bir anne ve ışığını yaşam veren sütü gibi düşünürseniz Pushyami’den geçerken o annenin en şefkatli, besleyici, koruyucu olduğu zaman gibi düşünebilirsiniz. Pushya aynı zamanda bolluk, büyüme ve refah verir. Özellikle dolunay vakti yaşam nektarı bol bol akar. Bu enerjiden nasiplenebilmek için bugün vadesi dolmuş, yük olmaktan başka bir işe yaramayan, aksine sizi zehirleyen, gereksiz yer kaplayan bir şeyi (eşyayı, alışkanlığı, kişiyi vs) hayatınızdan çıkarmak ve açılan o alana besin ya da ilaç olabilecek bir şeyi koymak; ne olduğunu bilmiyorsanız sadece niyet etmek ve o alanı belki bir süre boş bırakmak için güzel bir gün. Ancak hep dediğim gibi kararlılıkla ve disiplinle. 

Pushyami aynı zamanda yardımseverliği, karşılık beklemeden verilen destekleri, bağışları sembolize eder. Özellikle bugün içten gelerek yapacağınız bağışlar zorlu karmaların yumuşaması veya siz hazırken, o karmayla yaşayabilecek kadar güçlüyken karşınıza çıkması için destek olabilir. 

Ancak Pushyami’nin diğer yüzünde fazlaca büyütme, her şeyin en iyisini istemeyi takıntıya dönüştürme, mükemmelleştirme çabası da yatar ve özellikle dolunay vakitleri halihazırda bizi ele geçirmiş enerjiler büyüdüğü için bugün özellikle duygusal olarak fazla yoğun ve hassas hissederseniz oraya takılmamaya çalışın. Zaten duygusal bir yapınız varsa sizi daha da tetikleyecek durumlardan, kişilerden, besinlerden, aktivitelerden uzak durmak akıllıca olacaktır. Eğer dolunay zamanının üç gün öncesini ve üç gün sonrasını kapsayacak şekilde uyku problemleri, sağlık problemlerinin belirginleşmesi veya manik ya da depresif hallerin iyice büyümesi gibi kendini tekrar eden sorunlar yaşıyorsanız bu dolunayı daha da dikkatli geçirmenizi tavsiye ederim. 

Dolunayın tamamlanacağı yıldız, Aslesha, kolay bir takımyıldız değildir. Sembolü kıvrılmış bir yılandır ve yönetici tanrısı Sarpas isimli kutsal bir yılandır. Yılan deyince aklınıza gelen her şeyi bu takımyıldızla eşleştirebilirsiniz. Gizem, gizlenmek, zehir, acı, korku, deri değiştirme, büyük lokmaları bile zamanla sindirebilme gözlemleyebileceğimiz özellikleri ancak bir yandan da çok yanlış anlaşılan hayvanlar değiller mi? Mesela tüm yılanları zehirli sanmamız gibi. Evet zehirli olabilirler, birçoğumuz onlardan korkarız çünkü nereden çıkacakları belli olmaz, tahmin edilebilir değillerdir, avlarına sinsice yaklaşırlar vs. Ama ezoterik olarak tüm bu nitelikler güçlü sezgileri, odaklanma gücünü ve en ilkel yaşam enerjisini, varoluş gücünü sembolize ederler. Bu bilgilerle bu dolunayı iki şekilde okuyabiliriz: Ay kitleleri sembolize eden bir graha olarak bu dolunayda insanları ve hatta yaşamı zehirleyen kişi ve kurumları iyice gözler önüne serebilir ancak kandırma gücü yüksek olduğu için bu kişiler/kurumlar kitleleri peşinden sürüklemeye devam edebilir. Bu sürüklenen kitlelerin temel özelliği kendi bireysel çıkarlarının içinde tutsak olmuş olmaları ve sezgisel zekalarını kullanamamalarıdır. Satürn’ün Kova burcuna geçmesi bilinci yükselen ve sürünün içinde sürüklenenler arasındaki savaşı daha da belirgin kılacak. İşte ikinci okumayı burada bireysel hayatlarımız kendi zehirlerimizle yüzleşme dolunayı olarak yapabiliriz. Kendi içimizde de bir takım korku, kaygı, mükemmellik arzusu, bencil çıkarlar, hile, kandırmaca ve dahası gibi minik insancıklar sürüsünün peşinde mi gidiyoruz yoksa sezgisel zekamızı uyandırmak ve iç görümüze güvenerek mi yaşıyoruz? 

Tüm bu konular sadece bu dolunayın değil, neredeyse 15 Mart’a kadar tüm ayın teması diyebilirim. Satürn’ün Kova burcunda dengeli bir dereceye gelmesi ve içinden geçtiği Dhanistha isimli takımyıldız bize Satürn’ün kovasından dökeceklerini tam olarak bu temalarla anlatıyor. Dhanistha’nın sembolü davuldur. Davul ritim verir. Bu ay gündelik hayatımıza, işimize, spiritüel çalışmalarımıza bir ritim vermek için güzel bir ay. 

Hint kültüründe önemli ritüellere, düzenli spiritüel çalışmalara Güneş’in Oğlak burcuna girmesiyle başlayan ve yaz gün dönümüne kadar devam eden yükseliş zamanları diyebileceğimiz Uttarayana aylarında başlanır. Satürn’ün üç sene boyunca Oğlak burcunda yaydığı kısıtlayan, limitleyen, sıkıştıran enerjisi Kova’da artık daha özgür bir alan açtığı için bu zamanları hayatı yaşayış şeklimizi bir ritüele dönüştürmek için destekleniyoruz. Bu ritüel hayatınızın izin verdiği ölçüde mevsime uygun beslenmek, daha kaliteli bir uyku düzeni kurmak, yeterince dinlenmek, böbreklerinizi sıcak tutmak kadar sade de olabilir. Ancak halihazırda sürdürdüğünüz kurulu bir dengeli hayatınız varsa manevi olarak daha da derinleşmenizi sağlayacak bir düzen kurmak daha iyi olacaktır. Özellikle neyin arkasına saklanarak, hangi bahanelerle spiritüel çalışmalardan uzak kalıyorsanız veya erteliyorsanız onlarla yüzleşip onlara rağmen daha disiplinli, kararlı ve programlı olmak için daha büyük adımlar atmak için daha iyi zamanlar gelmeyecek. Fırsat bu fırsat yani 🙂

  • Sezgisel yanınızla bağ kurmanızı yardımcı olacak çalışmalar; özellikle düzenli yoga, qigong veya kemiklerinizi güçlendirecek, omurga sağlığınızı koruyacak bir egzersiz rutini
  • Duygusal değil duyarlı ve objektif bir akış açısı geliştirmenizi sağlayacak terapiler
  • Kendinizi, potansiyellerinizi ve hedeflerinizi daha iyi anlamanıza yardımcı olarak danışmanlıklar
  • Hatta sadece kendiniz için değil ait olduğunuz topluluklar veya tüm doğa için sunacağınız hizmetler ve tüm bunları fark etmek ve geliştirmek için destekli bir aydayız. 

Satürn Kova’dan geçerken zor ya da kolay yoldan bize sık sık bunları hatırlatacaktır. Ve özellikle bu ay enerjinizi dışarıya, ilişkilerinize akıtmak yerine kendinize vermenizin çok faydalı olacağı bir ay. En azından 15 Şubat’a kadar kendinize çalışın. Sonra Venüs Balık burcunda Jüpiter’le buluşacak. O zamanlar gelince ilişkilerinize yatırım yapmaya başlarsınız. Kaldı ki kendinize yapacağınız yatırım illa ki ilişkinizi de besleyecektir. Ve son olarak ana temanın ritim olduğunu unutmayalım. Yogada nefesin cana dönüştüğü yer alış ve veriş arasındaki boşluklardır. Bizim de gündelik hayatta iş, çaba ve efor zamanı ile dinlenme zamanını ritmik bir hale getirmek, verdiğimiz o boşluklar can/yaşam gücü olarak dönecektir. 

Hocalarımdan birinin son buluşmamızda söylediği sade ve etkili bir cümleyi alıntılayarak bitiriyorum: “If you want the magic happen, cultivate discipline.” Ve bir de don’t forget to rest 🙂 O da benden olsun. 

Sevgimle.

Berrin

DOLUNAY VE ŞUBAT AYI” için bir yorum

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s